16 Nisan 2013 Salı

OLUMSUZ

Senin avuçların için yaratılmamışım belli ki
Zarif şeyler yakışır avuçlarına.
İncesinden bir mavi kurdela misal,
Bir uğur böceği, bir tüy kalem,
Bir vesikalık fotoğraf yahut bir posta pulu.
Ben senin avuçlarına sığamam.

Baktığın Ay, bakamadığın Güneş,
Gökyüzünü bir kavanoz şeker dökülmüş gibi gösteren
Yıldızların her biri,
Her bir ağaç yaprağı,
Her damla deniz,
Gözünün görebildiği her yer ve her şey
Benim memleketimdir.
Ben her yeri ve her şeyi terkedip
Yalnız sende var olamam.

Ben bir gökkuşağı tutuyorum avuçlarımda
Sana mavi bir gökyüzü gerek.
Masallar ne der bilmem,
Yeryüzündeki ilk kavuşma renklerinkidir.
Bir mavi bir kırmızıya kavuşur misal, 
İkisi bir olur, ikisi bir mor olur.
Nitekim, ne sen kırmızısın ne de ben mavi
Yakın zamanda bir kavuşma da 
Beklemiyor bizi.

Dilersen gökkuşağımın mavisini al.
Boya göğünü dilediğince.
Ama beni bekleme gelmeyeceğim.
Parmaklarımda dünyanın rengi var.
Ben senin gökyüzünde bir renk olamam.

-Bursa

2 Nisan 2013 Salı

Nisan Günü


Geceleri sırlara sarılıp  uyunurmuş
Henüz doğmaya karar vermemişken biz.
Bükme içimi şimdi.

Güneş sarı saçlarını savurarak geçiyordu
Beni gördü, durdu.
Yanıma oturdu.

Bahardan, yazdan konuştuk,
Ölü dillerden ve Atlantis'ten konuştuk.
Gülümsüyordum.
Ama o biliyordu.
Bugün ciğerlerim bana yetecek kadar hava bulamıyordu.
Bunu da biliyordu.

Şakayıklardan konuştuk,
Masallardan konuştuk.
Aydınlatması gereken koca bir galaksi vardı.
Yine de durdu, 
Yanıma oturdu.

- Bursa